25 Kasım 2013 Pazartesi

Drama Dedikoduları #1


 Evet, aslında herkesin yaptığı gibi en başta bunu yapmamız gerekirdi değil mi?Ama sizde biliyorsunuz, pek normal bir blog değiliz.En başta yapmamız gereken şeyleri her zaman en sonda yaparız.

 Jewelbet ve Zabuunn'ın aksine drama ve film kolik olan şahıs benim.O yüzden bu konuyu ben ele alayım dedim.Bir an önce başlasak iyi olacak bence :))

 Bu postta, Playfull Kiss, Bad Guy ve Heartstrings'ten bahsedeceğim.


Merak etmeyin çok detaya girmeden, sizi meraklandırıp, bir kaç görüntü falan paylaşıp, çekip gideceğim.Çok aşırı spoiler yemeyeceksiniz diye tahmin ediyorum.Ama şöyle ki, mevzubahis bensem bunun da sözünü veremem.

 Eğer 'Spoilersız yaşayamam, illa ki yiyeceğim' diyorsanız..Bu hesabı tam da sizler için açmışım: Twitter : GossipfanFY  

 Genellikle herkesin Boys Over Flowers'la başladığı bu maceraya ben  Playfull Kiss ile başladım.


 2010 yılındaki yazda, tamda üniversiteyi kazanamayıp depresyona girdiğim yaza denk geliyor bu, komşumuzun kızı bu dramayı önerdi.Kesin izle, başroldeki çocuk iyi dedi.Ben bir kaç gün sürüncemede bıraktım.Çekik dizisini napıcam falan dedim ama ilk bölümü açınca gülümsemeden edemedim.Aylardır ilk defa beni gülümseten bişi varken sizce onu yarım bırakır mıydım?Hayır.Devam ettim.

  Dramada, hiç bir şeyi beceremeyen ama sevdiği erkek için her şeyi göze alıp, çabalayan bir Oh Ha Ni görüyoruz.Sevdiği adamın mükkemmeliyetçi olması ve standartlarının yüksek olması, Ha Ni'nin işini hep zora soktu.Ama bir an olsun çabalamaktan vazgeçmedi.Kızımız yaptığı itirafın üzerine bir bardak soğuk su içtikten sonra amacına ulaştı mı?İzlemeyenler varsa kesin gülmek için bile izlemeli bence.

 Baek Seung Jo, Oh Ha Ni'nin her pes etmesine ramak kala onu teşvik edecek şeylerde bulunuyor, yakınlaşıyordu.Sanki dudakları 'Benden vazgeçmek mi istiyorsun, yap öyleyse.' demiyor da, 'Benden vazgeçme, yapma.' diyordu.Beyni ve bedeni ayrı hareket eden bir erkekle Oh Ha Ni nasıl başa çıkabilirdi ki?Karışan aklı nedeniyle sürekli pes etmenin eşiğine de gelse, Seung Jo'nun yersiz hareketleri buna izin vermedi kısacası.

 Ah araya sızacak ama şunu demeden edemeyeceğim:


Bizim lisedeki sınıfta hiç böyle aptallar olmadı.
-Hadi ben kız mesleğim, ama sizin sınıfınızda kesin aptallar vardı.Ama bu dramada eminim, sınıfınızdaki aptalları öpüp başınıza koymak istediniz:D:D- 

 Bla bla bla...

Sonra ben bu başroldeki kişilerin o dönem birlikte olduğunu duydum.Voah, demek sadece bizim ülkede böyle olmuyor dedim.Bizim dizilerin uzunluğu malum, arada mutlaka bir çekim olacak.Ama yavrum siz 16 bölümde ne çekimi hissediyosunuz, ne aşkıdır bu anlamıyorum.

Oh Ha Ni'nin çabalarının sonucu ne mi oldu?İşte sonuçları:


 Tam final verdiler deyip, boyun büküyordum kiiiii Youtube özel bölümleri çıkmış.Bizde nasıl dizi sevilince bir sezon uzatılıyor, onlarda da youtube özel videoları veya special ep. oluyormuş.

Sevdiğim OSTlardan:

Aranızda gerçekten hala izlemeyen kaldı mı?O halde izleme linklerini buraya bırakıyorum.


Playfull Kiss'ten sonra hızımı alamayıp başka bir dramaya başlamak istedim.Ne izleyeceğime karar verememişken Playfull Kiss'den tanıdığım Jung So Min'in yeni draması olan Bad Guy'ı izlemek istedim.


 Playfull Kiss gibi eğlenceli romantik komediden sonra bu intikam draması beni biraz kasar demiştim ta kii ilk bölümü izleyene kadar.

 O zamanlar siz bilmezsiniz, bizim Suskunlar tadında bir dramaydı Bad Guy benim için.Her bölüm bir sır ortaya çıkıyor, intikamın kökü uzuyordu.Kim Nam Gil gibi harika bir oyuncu ile tanışmam bu drama ile oldu.Han Ga In ile ve tabi ki Kim Jae Wook ile de.

 Han Ga In'in dramada kullandığı saç tipine o kadar çok bayıldım ki, çok denedim ama saçlarımın kesimi çok alakasızdı, yapamıyordum.Sizde bakmalısınız:


Neyse, Han Ga In'in saçlarından önemli bir şey varsa o da dramamızın konusu...

Kim Nam Gil'in canlandırdığı Gun Wook, çocukken atlattığı zor zamanların intikamını almak için Haeshin Grup'un aile üyelerinin hayatlarının orta yerine sızar.Hesaba katmadığı şeylerden birisi de, aşktır.Hiç ummadığı anda onunda planlarının arasına aşk sızar.İntikam zorlaşır ama pes etmez.

 Kim Nam Gil'in oyunculuğuna hayran kaldığım bir dramadır kendisi.Bu yüzden arada dramadan alıntı sağlam sahneleri tekrar izlerim.Özellikle öyle bir OST'a sahip ki...Dinlediğimde bile gözlerim istemsiz doluyor, drama aklıma geliyor.İşte o dramanın OST'u : Jung Yeop-Thorn Flower 


 Bu OST'u dinlerken aklımın köşesinde ortaya çıkan bir kaç sahne de bunlar:


(Kim Nam Gil'in böyle ağlaması iç parçalayıcı değil mi ya?)


(İntikama ara verdiği sınırlı zamanlar...İntikamdan yorulmuşken, dinlenebildiği tek yer yani....)

Aklımda kalan başka sahneler....

 



Eğer hala Kim Nam Gil, Han Ga In, Kim Jae Wook gibi esaslı oyuncuların draması olan Bad Guy'ı izlemediyseniz buraya bırakıyorum.



2013'de Kore'nin önemli isimlerinden olan Park Shin Hye ve Jung Yong Hwa'yı tanıdığım drama, Heartstrings.

 Bu ikilinin daha önce U r Beautiful isimli başka dramaları varmmış tabi ben o drama iledaha sonra tanıştım.Bu ikiliyi burada daha çok sevdiğimi de söylemeliyim.

 Dramanın konusuna gelecek olursak, çağdaş müzik eğitimi alan Lee Shin ve Lee Shin'in zıttına geleneksel müzik eğitimi alan Lee Kyu Won'un aşkını konu alıyor.Lee Shin ne kadar soğuksa, Kyu Won bir o kadarda sıcak kanlıdır.Birbirlerini tamamlamaları ise ayrı bir olay.

 Kyu Won ve Lee Shin'in sürtüşmeleri ile başlayan bu ilişki -Daha çok Kyu Won'un tek taraflı aşkı ile devam eder- giderek sıcak bir bağa dönüşür farkında olmadan.Her şey güzel giderken mutlaka bir aksilik olacak ya, çiftimizede aynı şey oluyor ve yolları bir şekilde ayrılıyor. Bu drama en çok sevdiğim şey, oyuncuların uyumu ve Park Shin Hye'n mimikleriydi en üzüldüğüm kısmı ise Kyu Won'un samimi tek taraflı aşkı ve çektiği acıydı.

 Heartstrings OST'larının hepsini severim ama...Bunlar başka...


 Akılda kalan güzel sahneler...


(Bu olay Kore dramalarının olmazsa olmazıdır, bir tek sırtta taşıma var tabi :D )


(Evet, itiraf edin.Bir çoğumuz en çok bunu yapmak istiyor.)




(Onu içme çünkü tükürdüm.)





 

 Pek ihtimal vermek istemiyorum ama...İzlemeyenleriniz varsa izleme linkini buraya bırakıcam :)



Ve sırada bu dramalar için puanlamam var.10 üzerinden...

Playfull Kiss: 7/10 (Romantik Komedi)
Bad Guy: 8/10 (Dram)
Heartstrings: 9/10 (Romantik Komedi)

 Şimdilik drama dedikodularından bu kadar.Başka dramalarda görüşmek üzere...


*Posttaki giflerin hepsi şahsıma aittir.*



23 Kasım 2013 Cumartesi

Drama Dedikoduları #2

Tekrar merhaba :))
Bugün yine 3 farklı drama dedikodusu ile sizlerle olucam.Bugün hangileri mi var?Bakalım...

Bu postta, Personal Taste, Scent Of A Woman ve Lie To Me'den bahsedeceğim.



Öncelikle herkesin aşık olduğu Lee Min Ho ile tanışmama vesile olan Personal Taste:



Tabi bu drama ile sadece LMH ile tanışmadım.Aynı zamanda ilerdeki zamanlarda sürekli karşıma çıkacak olan Son Ye Jin, Kim Ji Suk ile de tanıştım.İkisinin arasındaki aderans mükemmeldi. (Pardon ya aderans derken, uyum işte.Restoratörseniz böyle yanlışlıkları her yerde yapıyorsunuz arsdafs) 

 Her neyse.16 bölümlük bu romantik komedide, başroldeki erkeğimiz Lee Min Ho yani mimar Jeon Jin Ho, elde etmek istediği müşterisinin hayran kalacağı bir ev bulur.Ama oraya elini kolunu sallayacağı türden bir ev olmadığını anlar.O eve sızmanın yollarını ararken evin kızı ile daha önce tannıştığını farkeder ve eve kızın yanlış anlamaları sonucu sızar.Nasıl mı?

 Kızımız sapına kadar erkek olan bu adamı, gay zanneder ve evine girmesine izin verir.Tabi kira karşılığı.Yurt dışındaki babası bir öğrense...Bacaklarını kırar yiminederim :D
 Her şey eve sızmakla bitmez tabi ki, ilerleyen zamanda evin kızına kadınsı görünüm verir ve evin gizli gizli planını (Bakın bir meslek hastalığı olarak Rölöve demiyorum) çıkartmaya çalışır.Bu olaylar sırasında başka şeylerde olur.Tabi ne kadar yakınsan o kadar hissedersin düşünceme göre sevgili mimarımız kendine engel olamaz ve duygularını evin kızına açar.Ohooo sonra olanlar olana.Zaten bu gay sanılma mevzusu bir çok pürüz çıkartır.Bizde güle güle izleriz:D

Bu dramanın güzel OST'larından bi kaçını sizle paylaşayım:

ve tabiki aklımda kalan sahneler...

(Şu meşhur reglken karın ovma sahnesi...Jin Ho, sen nelere kadirsin dedik çoğumuz.)

(Peki bu öpücük nedir???Ayyy amaaa yaaaa diye eridiğimiz bir sahneden.)




Eğer Lee Min Ho'yu bilip, sevipte bu dramayı izlemediyseniz size yöökk artık diyeceğim.Çabuk oturun başına.Öyle eğlenceli bir drama ki...Tabi sonradan her drama gibi duygusala geçiş yapıyor ama olsundu.


Güncel takip ettiğim ve Lee Dong Wook, Kim Sun Ah gibi harika oyuncularla tanıştığım, bokum çıkana kadar ağladığım Scent Of A Woman:


Lee Yeon He, bir gün ölümcül bir hastalığı olduğunu öğrenir ve ölmeden önce hayalini kurduğu bir tatile çıkar.Çıkar ama...Orada hayatının adamı ile karşılaşacağını bilmez.Hemde komik bir yanlış anlama ile.

 Bu dizi 16 bölüm ama izledikçe, içiniz parçalandıkça bölümleri daha etkili hissediyorsunuz.Bu drama 16 bölüm olabilir ama benim için bildiğiniz bir 24 bölüm vardı.Çok ağlamıştım.Gerçekten güzel bir dramaydı.

 Kızımızın hastalığını öğrendikten sonraki tepkilerine ben çok garipsemiştim Kang Ji Wook'un ama ona da anlam yüklemeye çalıştım.Bir anda hissettiği duygular ters tepiyordu.Yakın zamanda istemesede onu terk edecek bir kadın duruyordu karşısında.Yol yakınken ayrılıp, acıyı azaltmak mı yoksa son günlerini onunla geçirip, onu huzurla uğurlamak mı?Kang Ji Wook eminim buna çok takılmıştı.Hisleri karman çormandı.Duygusallık yönünden harika bir dramaydı, e oyunculuklarından bahsetmiyorum bile. Lee Dong Wook'un ağlama sahneleri beni benden aldı.Kim Sun Ah'ın ağlama sahnelerinde zaten paramparça oldum.

Bu dramayı hatırlatacak güzel OST'lar:


Aklımda kalan o harika sahneler...

Mesela, o harika replikten önceki tango sahnesi...











   



Bu harika duygulu dramayı izlemek isterseniz, buyrunuz:


Yoon Eun Hye Kang Ji Hwan, Jo Yoon He, Sung Joon'u tanımama vesela olan o sevgili biricik dramam Lie To Me;


Devlet memurumuz Gong Ah Jung, eski sevdiceğini elinden alan arkadaşına evli olduğu yalanını atar.Fakat elinde olmayan nedenlerden dolayı damadımız bir anda seçkin aileden CEO Hyun Ki Joon oluverir.Ah Jung ve Ki Joon bu yalanın ortaya çıkmaması için kısa bi süre iş birliği yaparlar.Fakat olaylar öyle bir gelişir ki, birbirlerine olan hisleri kuvvetlenir.Ta ki... CEO Hyun Ki Joon'un erkek kardeşi ile arasına giren eski sevgili ülkeye dönene kadar...

Zengin bir iş adamının hayatını biliyoruz.Hayatına giren her kadının dedikodusu edilir.Bazen iş mi yoksa aşk mı diye tercih etme eşiğine bile gelinir.Ben bu dramayı o kadar çok sevdim ki, tekrar dönüp dönüp izledim.

Harika OSTlarından demeçler:

Aklımdan silinmeyen sahneler...









 

Lie To Me dramasını izlememe gafletine düştüyseniz eğer (Ahahhahaağağğağ) buyrunuz link, hemen açıp izleyin:


Bu seferlikte bu kadar :)) 
Bir sonraki postta görüşmek üzere...